Emekli öğretmen Halil Çiçek İzmir'de yaşıyor. Uzun yıllar önce başladığı sanat hayatına birbirinden özgün takılar yaparak devam ediyor. Halil Öğretmen atölyeye çevirdiği evinde hayvan kemikleri, dişleri, boynuzları, deniz kabukları, ağaç kökleri ve meyve çekirdekleri gibi atıkları işleyerek, sanat eserine dönüştürüyor. El sanatları dersleri de veren Halil Öğretmenin yaptığı birbirinden ilginç takılar büyük ilgi görüyor.
''HER TÜRLÜ MALZEMEDEN TAKI YAPIYOR''
El Sanatları Eğitmeni Sayın Halil Çiçek
30 yıl taş işledim. Ama gördüm ki taş işliyorum. Dışarıdan 10 liraya takı haline getirilmiş taşlar satılmaya başladı. Bu sefer emeğimiz yok olunca dükkanı kapattık. Daha kapsamlı bir işe girdim. Atıkların değerlendirilmesi projesi üzerine yöneldim. Her türlü atık, endüstriyel atılar da dahil bunlardan takı, obje ya da heykel yapıyorum. Bu konuyla ilgili 3 tane de büyük sergi açtım. Kemik, boynuz, diş, kabuk, meyve çekirdekleri, aklınıza gelen her türlü materyali kullanabiliyorum. Zaten teknik bir insan olduğum için bu malzemelerin hepsini kullanabiliyorum. Neredeyse kullanmadığım hiçbir şey kalmadı desem yeridir. Ama her türlü malzemeyi kullanabiliyorum.
KENDİ DİŞİNDEN TAKI YAPTI
El Sanatları Eğitmeni Sayın Halil Çiçek
Kendi dişimi bile kullandım takıya dönüştürdüm. Fil dişidir, bir çok hayvanın dişidir, kemikleridir, hayvan kemiklerini tırnak kemiklerinden kafa kemiğine kadar bütün kemiklerini örnek olarak işledim. Demiz kabuklarını işledim. Kemik ve deniz kabuklarını 3 boyutlu işleyen sadece benim. Mesela bu kabuktan yaptığım 3 boyutlu heykel. Mesela bu hayvanın boynuzunun içindeki kemik. Mesela bu hem kabuk hem de kemik. Tasarımların tamamı bana ait. Başka hiçbir yerde göremezsiniz. İki tane kaşık , eski pirinç kaşık bunu takıya dönüştürdüm. Atıktan sanata diye bir sergi açmıştım. Atıkları değerlendirme. Kemikler çok atılıyor. İlginç bir malzeme doğada çok uzun süre kalabiliyor. Bakmayı bilmek lazım. Ben özellikle ona dikkat ediyorum. Objelere biraz daha özel bakıyorum. Dolayısı ile farklı şeyler üretebiliyorum. Mesela bu yüzüğü göstereyim. Bir cıvata ile bir somun. Tasarım önemlidir. Taşa ağırlık vermek önemli değildir. Türkiye’de tasarım gelişmelidir.
.webp)
YAPTIĞI TAKILARI SATMIYOR
El Sanatları Eğitmeni Sayın Halil Çiçek
Satmıyorum. Kemik deyince deyince değerini düşürmeye çalışıyorlar. Atıktan yaptım deyince değerini düşürmeye çalışıyorlar. Takının gerçek değeri oluşmadığı için ben satmıyorum. O nedenle satmıyorum. Yoksa ticari değeri elbette var. 3-4 liraya mal ediyorum. Değeri ise en az 150 lira. Herhangi bir insan ev ortamında da bunu üretebilir bir kazanç sağlayabilir. Benim kazanç sağlamam önemli değil ama örnek olmaya çalışıyorum.
HALİL ÖĞRETMENDEN GENÇLERE ÖNEMLİ TAVSİYELER
El Sanatları Eğitmeni Sayın Halil Çiçek
Sergilerde orta ve üst yaşta bir ilgi oluşuyor. Fakat gençlerden maalesef böyle bir şey yok. Ben 10 yıldır dışarıda el sanatları kursu veriyorum. Bizim mesajımız malzemenle gel, projenle gel. Yine orta yaş ve üzerinde insanlar geliyor. Gençlerden ilgi az.Ben her gün ortalama 5-6 saat çalışıyorum. Gün içerisinde hazırlık yapıyorum. Akşam saat 18.00’de tezgahımı kuruyorum Televizyon karşısında Üretimimi yapıyorum. En az bir tane üretiyorum. Ortalama 4 liraya mal oluyor. Ama 150 liralık ürün ortaya çıkıyor. Gençler ev ortamında bir kadın olabilir, yaşlı bir kişi de olabilir. Benim yaşım 67’ye geldi. Ben yapabiliyorum. Bunu bir genç yapabilir. Bunu bir iş kolu haline getirebilir. Ve bir çok malzeme var. Doğada o kadar çok malzeme var ki. Bir şeyleri satın alarak yapmak şart değil. Kemikler, kabuklar, envai çeşit kabuklar var. Çekirdekler var. Benim badem çekirdeğinden işlediğim bir kolye Fransa’ya gitti. Doğada çok malzeme var.
.jpg)
.jpg)
